Lütfen ODMD Gladyatör için Tıklayınız > Lütfen Magma Tıklayınız >
PwC Türkiye Danışmanlık Hizmetleri Şirket Ortağı Sayın Akif Koca Ana Sayfa > Seçtiğiniz Site Kısmı > 

AKİF KOCA

DANIŞMANLIK HİZMETLERİ

ŞİRKET ORTAĞI, PWC TÜRKİYE

 

KÜRESEL İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ GÜNDEMİ VE TÜRKİYE ÜZERİNDE BEKLENEN ETKİLERİ

TÜRKİYE’NİN HEM KAMU HEM ÖZEL SEKTÖR PAYDAŞLARI OLARAK YEŞİL DÖNÜŞÜME

YÖNELİK STRATEJİ VE YOL HARİTALARINI ETKİLEŞİM İÇERİSİNDE GELİŞTİREREK, BUNLARIN

HAYATA GEÇMESİNE YÖNELİK MEKANİZMA, DÜZENLEME VE KAYNAKLARI MOBİLİZE ETMESİ BEKLENİYOR. DOĞRU AKSİYONLAR DOĞRU ZAMANLARDA ALINARAK DEVLET- ÖZEL SEKTÖR İŞ BİRLİĞİ İLE TÜRKİYE’NİN TAAHHÜT ETTİĞİ İKLİM HEDEFLERİNE ULAŞABİLMESİ VE BÖYLECE TÜRKİYE’NİN İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ KAYNAKLI ZARARLARINI EN AZA İNDİRMESİ VE OLUŞAN FIRSATLARDAN EN ÜST DÜZEYDE YARARLANMASI MÜMKÜN OLACAKTIR.

Küresel iklim değişikliği; atmosferdeki sera gazlarının artışı, sıcaklık değişimleri, deniz seviyelerinde yükselme ve olağan dışı hava olayları gibi etkilerle dünya genelinde ekosistemleri ve ekonomileri sadece çevresel etkilerle değil, aynı zamanda ekonomik, sosyal ve politik boyutlarıyla da baskı altına alıyor. 2015 yılında Paris İklim Anlaşması’nın kabul edilmesi ve 2019’da açıklanan Avrupa Yeşil Mutabakatı, iklim değişikliğiyle mücadele çabalarını ön plana çıkardı. Yeşil Mutabakat’ın bir parçası olan sınırda karbon düzenleme mekanizması (SKDM), emisyon azaltımını diğer ülkelere yaymayı amaçlayarak uluslararası ticarette rekabeti artırıcı bir etki yaptı. Türkiye, iklim değişikliğinin etkilerini yakından hisseden ve bu konuda önlem almak durumunda olan ülkelerden biridir. Dünyada gerçekleşen değişimleri yakından izleyen, katılımcı ve pozitif bir yaklaşım sergileyen Türkiye ekonomisinin yeşil dönüşüm sürecinden rekabetçiliğini geliştirerek çıkması ve topyekûn bir emisyon azaltımı sağlayabilmesi için 6 temel eylem alanı bulunuyor. Bunlar elektrik şebekesinin karbondan arındırılması, ulaştırma sektöründe emisyon azaltımı, sanayi emisyonlarının azaltılması, bina emisyonlarının azaltılması, tarım emisyonlarının azaltılması ve finansman olanaklarının geliştirilmesi olarak sıralanabilir. Türkiye iklim değişikliğinin getirdiği birçok riskle karşı karşıya olsa da aynı zamanda yeşil dönüşüm için ciddi bir potansiyele sahiptir. Yukarıda belirtilen 6 temel eylem alanında izlenecek bütüncül ve uzun vadeli politikalar Türkiye’nin iklim risklerini bertaraf etmesini ve bu dönüşüm sürecinden daha dirençli ve rekabetçi bir şekilde çıkmasını sağlayacaktır.

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ALANINDA ÖNEMLİ KÜRESEL GELİŞMELER

İklim değişikliğiyle mücadele için küresel çabalar ise özellikle 2015 yılında düzenlenen 21. Taraflar Konferansı’nda kabul edilen Paris Anlaşması ile beraber hız kazandı. Anlaşma, küresel sıcaklık artışını uzun vadede, sanayileşme öncesi döneme kıyasla 2 derecenin altıyla sınırlamayı hedeflemekte; mümkünse 1,5 derecenin altında tutmayı amaçlıyor. Avrupa Yeşil Mutabakatı (AYM) ise AB’nin 2050 yılında iklim nötr ilk kıta olma ve Avrupa ekonomisini temelden dönüştürme yönündeki güçlü ve geniş kapsamlı planının bir sonucudur. AYM’nin temel politika araçlarından biri olan SKDM ise AB’nin ithal ettiği karbon yoğun malların üretimi sırasında ortaya çıkan karbon üzerinden bir bedel tahsil ederek AB üyesi olmayan diğer ülkelerde de emisyon azaltımını teşvik etmeyi amaçlıyor. İlk etapta 6 sektörü (demir & çelik, alüminyum, çimento, gübre, elektrik, hidrojen) kapsayacak olan SKDM, yeni rekabet düzleminin ilk ve en önemli ayağını oluşturuyor. 2023 yılında Dubai’de gerçekleştirilen İklim Değişikliği Konferansı’nda (COP 28) ise iklim krizinin sonuçlarından en fazla etkilenecek ülkelere yardımcı olacak ‘Kayıp ve Hasar Fonu için anlaşmaya varılmış olup ülkelere fosil yakıtlardan yenilenebilir enerjilere geçilmesi çağrısında bulunulmuştur. Net sıfır emisyon hedefine ulaşılması, ülkelerin birçok sektörde eş zamanlı ve bütüncül politikaları hayata geçirebilmesine bağlıdır. Uluslararası iş birliği ve teknolojik yeniliklerin transferi de ülkelerin net sıfır hedeflerine ulaşmasında kritik bir rol oynayacaktır.

YEŞİL DÖNÜŞÜM İÇİN ATILABİLECEK ADIMLAR

Türkiye ekonomisinin yeşil dönüşüm sürecinden rekabetçiliğini geliştirerek çıkması ve topyekûn bir emisyon azaltımı sağlayabilmesi için 6 temel eylem alanı belirlendi. Her bir eylem alanı, kendi koşul ve hedeflerini dikkate alan, özgün politika adımları uygulanmasını gerektiriyor.

1) Elektrik şebekesinin karbondan arındırılması, bir yandan büyük yatırımlarla yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik üretiminde fosil yakıtların yerini almasını gerektirirken, diğer yandan da büyük miktarda yenilenebilir enerji entegrasyonuna cevap verebilmesi için şebeke altyapısının geliştirilmesini gerektiriyor.

2) Ulaştırma sektöründe emisyon azaltımı, için kısa vadede benzin ve dizel motorlu araçlar için emisyon ve enerji verimliliği standartlarının sıkılaştırılması, bunların orta vadede elektrikli versiyonlarıyla değiştirilmesi ve şarj altyapısının ülke genelinde geliştirilmesini gerektiriyor.

3) Sanayi emisyonlarının azaltılması, temel olarak üretim değer zincirindeki tüm süreçler için enerji verimliliği uygulamalarının hayata geçirilmesi, sanayide fosil yakıt kullanımı yerine yeni ve alternatif yakıt kullanımının tercih edilmesi, geri dönüşüm ve alternatif ham maddelere odaklanılması ve yeşil teknolojilerin üretim sistemlerine entegrasyonu gibi adımları beraberinde getiriyor.

4) Bina emisyonlarının azaltılması, operasyonel ve gömülü emisyonları azaltmak için enerji verimliliği iyileştirmeleri, akıllı bina teknolojileri kullanımıyla ısıtma, soğutma, aydınlatma gibi kaynaklı enerji kullanımlarının azaltılması, yenilenebilir enerji kullanımı, geri dönüştürülebilir malzemelerin tercih edilmesi gibi adımların kombinasyonu ile mümkündür.

5) Tarım emisyonlarının azaltılması kapsamında, kısa vadede tarımsal kuraklık erken uyarı sistemlerinin kurulması, karbon döngüsündeki kırılganlıkların analizi sonucu gerekli iyileştirme desteklerinin sağlanması, havza bazlı üretim sistemlerinin yaygınlaştırılması, ekosistemi koruyan yeşil teknolojilere önem verilmesi gibi adımların atılması gerekiyor.

6) Finansman kaynaklarının yaratılması, yukarıda anlatılan 5 temel eylem alanında uygulanacak yatırım ve projeleri desteklemede hayati bir rol oynayacaktır. Türkiye’nin de bu doğrultuda ulusal ve uluslararası finansman sağlayıcıların faaliyetlerini yeşil dönüşümü desteklemek üzere düzenlemesi bütün ekosistem paydaşları için dönüşümü tetikleyecektir.

Türkiye iklim değişikliğinin getirdiği birçok riskle karşı karşıya olsa da aynı zamanda yeşil dönüşüm için ciddi bir potansiyele sahiptir. Yukarıda belirtilen 6 temel eylem alanında izlenecek bütüncül ve uzun vadeli politikalar Türkiye’nin iklim risklerini bertaraf etmesini ve bu dönüşüm sürecinden daha dirençli ve rekabetçi bir şekilde çıkmasını sağlayacaktır.


Lütfen Tüm Üyelerimiz için Tıklayınız >




prev
next