Avrupa Otomotiv Sektörüne Genel Bakış
Sigrid de Vries
ACEA Genel Direktörü
Yaşadığımız çalkantılı günlerde, sağlam bir şekilde gerçek verilere dayanan kararlar almak her zamankinden daha da önemli hale geldi. Bu nedenle Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği (ACEA), güvenilir sektörel verilerin ana sağlayıcısı olmak için çabalarken, aynı zamanda mobilitenin geleceği ile Avrupa’nın endüstriyel temeli hakkında bilinçli kararlar alınmasını da sağlıyor. ACEA söz konusu katkıyı, sektörün durumunu yıllık olarak değerlendirdiği raporlar yayımlamak dahil birçok şekilde yapıyor.
2022’ye dair değerlendirmelerimiz, canlı ve yenilikçi bir sektöre işaret ediyor. Otomotiv sektörü, yıllık 59 milyar euro büyüklüğündeki devasa yatırımıyla, AB’nin toplam yatırımlarının üçte birini oluşturuyor ve AB’nin en büyük ar-ge yatırımcısı unvanını koruyor. Otomotiv sektörü bu sayede sıfır emisyonlu mobiliteye geçişe öncülük ediyor. Bunun en iyi kanıtı ise, şarj edilebilen elektrikli otomobillerin pazar payının 2021 yılında neredeyse ikiye katlanarak yaklaşık yüzde 10’a ulaşmasıdır. Otomotiv üreticileri bu eğilimi tüm segmentlerde hızlandırmaya kararlı görünüyor. Zaten Avrupa’nın iklim hedeflerine ulaşmasını sağlamak da bu kararlılığı gerektiriyor.
Elektrikli yaşama geçişte büyük ölçüde başarılı olmak için yoğun bir şarj altyapısı ağı ve gerekli hammaddelere erişim de dahil olmak üzere tüm çerçeve koşullarının bir an önce hayata geçirilmesi gerekiyor. Dahası, son 15 yılda otomotiv üretiminden kaynaklanan CO2 emisyonları neredeyse yarı yarıya, enerji tüketimi ise dörtte bir oranında azaldı.
Herkes için güvenli ve akıllı mobilite
Sektör elbette yalnızca mobiliteye büyük yatırımlar yapmakla kalmıyor, buna paralel olarak herkes için güvenli ve akıllı mobilite için de çabalıyor. Gerçekten de son veriler, AB’nin trafik güvenliğinde dünya liderliğini sağlamlaştırdığını ve AB’deki karayolu ölümlerinde 2021 yılına göre yüzde 17’lik bir düşüş olduğunu gösteriyor. Ancak ACEA ve üyeleri, hedeflerine ulaşana kadar durmayacak ve tüm yeni araçlarda artık standartlaşan gelişmiş sürücü asistanı sistemleri sayesinde hedeflerine daha da yaklaşacak. Ancak AB yollarında otomobillerin (12 yaş), kamyonların (14 yaş), kamyonetlerin (12 yaş) ve otobüslerin (13 yaş) artan yaş ortalaması endişe verici görünüyor. En temiz ve en güvenli yeni araçları dolaşıma sokmak istiyorsak, mobilitenin tüm Avrupa vatandaşları için uygun fiyatlı kalmasını sağlamalıyız. AB’de araç üretimi ve satışı söz konusu olduğunda, tablonun istenilen düzeylerde olmadığı görülüyor. Tedarik sıkıntısı sektöre zarar vermeye devam ederken, araç üretimi 2021’de (-yüzde 8) bir darbe daha aldı. Üretimdeki bu yavaşlamanın bir sonucu olarak arz miktarı talebi karşılamakta zorlanırken, yeni araç satışları da düşüşünü sürdürdü. AB otomobil satışları 2021’de 9,7 milyon adede düştü ve bu adetlerin Covid pandemisinin sebep olduğu kriz öncesindeki seviyeden 3,3 milyon adet daha düşük olduğu anlaşılıyor.
Tedarik zinciri esnekliğinin önemi
AB’nin araç üretimindeki (yüzde 15) ve dünya pazarındaki (yüzde 14) azalan payı paralelinde, uluslararası sahnede sağlam bir konum elde etmek ve bu konumu korumak için bir an önce harekete geçilmesi gerekiyor. Bu hedefe gidebilmek için başlangıçta Avrupa’nın tedarik zincirini kararlı bir şekilde çok daha esnek hale getirmek gerekiyor.
Otomotiv sektörü, Avrupa için ekonomik anlamda bir dinamodur. Sektör, 12,7 milyon kişiye istihdam sağlayarak yıllık 79,5 milyar euro (+yüzde 5) ticaret fazlası verirken, büyük AB pazarlarındaki hükümetler için 375 milyar euro seviyesinde vergi geliri sağlar.
Belirsiz zamanlardan geçerken, bu stratejik sektörün, sıfır emisyon ve sıfır ölümlü mobilite hedeflerini kovalamaya hazır, yetenekli, güçlü ve rekabetçi bir oyuncu olarak kalmasını sağlamamız gerekiyor.
* Bu makaledeki tüm veriler Otomotiv Sektörü Cep Rehberi’nin 2022/2023 baskısından alınmıştır ve www.acea.auto/figures adresinde düzenli olarak güncellenmektedir.