Castrol Türkiye, Ukrayna ve Orta Asya Direktörü Ayhan Köksal Ana Sayfa > Seçtiğiniz Site Kısmı > 

Ayhan Köksal

Castrol Türkiye, Ukrayna ve Orta Asya Direktörü

“Tüm kritik sektörlerde, pazar ortalamasının üstünde büyüdük”

“Türkiye’de, dünyadaki tüm olumsuz gelişmelere rağmen, sürekli büyüyen bir madeni yağ pazarıyla karşı karşıyayız. Son iki-üç senede pazarın yüzde 6-7 büyüdüğünü görüyoruz. Bunda, yaklaşık 1 milyon adede ulaşan otomobil ve ticari araç satışlarının da etkisi bulunuyor. Pandemi, hepimizin hayatını değiştirdi. Önce yeni araç üretimleri durdu. Bir süre sonra tekrar fabrikalar çalışmaya başladı. Bu dönemde özellikle ikinci el araçlara büyük talep oldu. Bu olumsuzluklara rağmen pazar 2020 ve 2021’de de büyüme devam etti.”

Madeni yağ sektörü Covid-19 dönemini genel olarak nasıl geçirdi? Tüm değişimler, yenilikler ve teknolojik gelişmelerin ışığında, sizce sektörünüzü nasıl bir gelecek bekliyor?

Yaşanan dalgalanmalara rağmen, Petrol Sanayi Derneği’nin (PETDER) 2020 yılı ve 2021 yılı ilk yarı verilerine göre; Türkiye’de çok dereceli motor yağ kullanımında pazar liderliğimizi sürdürüyoruz. Endüstriyel alanda ise katma değerli hizmet verdiğimiz sektörlerde büyümeye devam ediyoruz.

Genel olarak baktığımızda Türkiye’de, dünyadaki tüm olumsuz gelişmelere rağmen, sürekli büyüyen bir madeni yağ pazarıyla karşı karşıyayız. Son iki-üç senede pazarın yüzde 6-7 büyüdüğünü görüyoruz. Bunda, yaklaşık 1 milyon adede ulaşan otomobil ve ticari araç satışlarının da etkisi bulunuyor. Ancak yeni araç satışlarının 2018 ve 2019’da gerilemesi, global ekonomik bazı dalgalanmaların ardından pandemi, hepimizin hayatını değiştirdi. Önce yeni araç üretimleri durdu. Bir süre sonra tekrar fabrikalar çalışmaya başladı. Bu dönemde özellikle ikinci el araçlara büyük talep oldu. Bu olumsuzluklara rağmen pazar 2020 ve 2021’de de büyüme devam etti. Castrol olarak biz de hedeflediğimiz tüm kritik segmentlerde pazar ortalamasının üzerinde büyüyerek liderliğimizi devam ettirdik.

“Otomotiv sektörünün gelişimi, madeni yağ sektörünü doğrudan ilgilendiriyor”

Otomotiv sektöründe yaşanan değişimler ve gelişmeler size nasıl yansıdı?

Türkiye’nin lokomotif sanayisi olan otomotiv sektörü, inişlere ve çıkışlara rağmen hala büyüme potansiyeline sahip bir sektör olarak dikkat çekiyor. Bu da madeni yağ sektörünü doğru orantılı etkiliyor. Bu dönemde dalgalanmalar, girdisi büyük ölçüde petrol ve türevleri olan madeni yağ sektörünü belirsizlik anlamında etkiliyor. Tedarik konusunda herhangi bir sıkıntı yaşamamak adına gerekli önlemler alıyor ve sektördeki gelişmeleri yakından takip ediyoruz.

Covid-19 sürecinde ne gibi çalışmalar yaptınız?

Castrol olarak özellikle bu dönemin ruhunu ortaya çıkaran yeni iş birliklerine başladık. Ahbap Derneği ile Covid-19 pandemisinin yarattığı olumsuz etkilere maruz kalan usta, kalfa, çırakların ihtiyaçları için onlara destek verdik. Durumun biraz da olsa hafifletilmesine yardımcı olmak amacıyla ustalarımıza “Usta Eller Destek Hattı”nı oluşturduk. Ustalarımız; telefonla, psikolojik veya sağlıklı beslenme ile ilgili danışmanlık veren uzmanlarla bire bir görüşebiliyorlar.

Bu süreçte de müşterilerimize verdiğimiz eğitimlerimize dijital platformlardan devam ettik. İletişim yöntemlerini artırarak sürdürdük. Covid-19 ile daha da artan hijyen hassasiyetimiz sonucu, tüketicilerimize dokunan noktalar olan özel servislerimizi hijyen ve dezenfeksiyon konusunda yönlendiriyor ve malzeme temini konusunda da yardımcı oluyoruz. Gemlik tesisimizde de toplumsal faydayı gözeterek çalışmaya ve üretmeye devam ettik. Sınırlı sayıdaki ofis çalışanlarımız dışında tüm ekip arkadaşlarımız evden çalışıyor.

Süreçte bizleri koruyan sağlık ekiplerimizin de yanında olduğumuzu göstermek adına Castrol Türkiye olarak bazı desteklerde bulunduk. İstanbul, Ankara, İzmir, Zonguldak, Samsun, Kocaeli ve Konya İl Sağlık Müdürlükleri’ne bu zorlu süreçten kaynaklanan ve ambulansların teknik bakım ihtiyaçlarında kullanılmak üzere ücretsiz motor yağı sağladık.

Ayrıca bu benzeri görülmemiş günlerde; zor şartlarda büyük bir yük taşıyan kamyon sürücülerine desteğimizi bir teşekkür videosu yayınlayarak göstermeye çalıştık. Bu duygu yüklü destek videomuzla çok değerli geri dönüşler aldık.

Bu dönemin stratejiniz ve yatırımlarınız üzerinde nasıl bir etkisi oldu?

2020’de hedefimiz pazar liderliğimize pazar payımızı artırarak devam etmekti. Bu konuda bir değişiklik olmadı ve pazardaki liderliğimizi sürdürdük. Pandeminin yaşanmaması durumunda 2019’daki daralmanın etkisini giderek azaltacağını ve küçülmeden bir miktar geri geleceğini tahmin ediyorduk. Ancak, pandemi her şeyi değiştirdi. Değişmeyen nokta ise; paydaşlarımızın, müşterilerimiz ve tüketicilerimizin yanında olduğumuzu gösteren iş yapış şeklimiz oldu. Bu durum, pandemi sürecinde de değişmedi. Salgın döneminde, paydaşlarımızla daha yakın iletişim halinde olduk.

Bu dönem stratejimizde, ağırlıklı olarak müşterilerimizle birlikte belirlenen hedefleri gerçekleştirmek yer alıyor. Paydaşlarımızla birlikte çalışarak değer yaratma kültürümüzün ortaya koyacağı birçok yeni alan da ajandamızda önemli yere sahip. Özellikle elektrikli araçlara geçiş, sürdürülebilirlik ve değişen tüketici alışkanlıklarına da dijital olarak yaratacağımız çözümler ve inisiyatifler de bu seneki önceliklerimiz arasında.

Castrol’ün gelecek dönemdeki planlarını ve çalışmalarını anlatır mısınız?

Türkiye hem tüketim açısından hem nüfusu açısından hem de bölgesel konumu açısından potansiyel bir yatırım üssü. Özellikle Covid-19 sonrasında bölgesel olarak üretim ve dağıtım imkanları önem arz edecek. Bu bağlamda bu dalgalanmaların sonrasında otomotiv satışlarının artmasına müteakip madeni yağ sektörünün orta ve uzun vadede daha önceki performansına yaklaşacağını düşünüyoruz.

Bir yandan da Türkiye üretim alanında bazı sektörlerde Avrupa’nın öncü ülkelerinden biri diyebiliriz. Bizim de odak endüstrilerimiz arasında olan otomotiv, demir-çelik, maden, metal işleme ve rüzgâr enerjisi gibi sektörlerin yakın ve orta vadede büyüyerek devam edeceğini öngörüyoruz.

“Castrol Türkiye olarak 10 ülkeyi yönetiyoruz”

Castrol Türkiye’nin dünyadaki konumundan bahseder misiniz?

Castrol Türkiye, Castrol'ün faaliyet gösterdiği pazarlar arasındaki büyük pazarlardan biri olarak yer alıyor. Türkiye’deki merkez ofisimiz, Castrol dünyası içinde 10 ülkeyi İstanbul’dan yönetmektedir. Ukrayna, Hazar Bölgesi ülkeleri içerisindeki Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan, Gürcistan, Türkmenistan, Tacikistan ve Kırgızistan ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Castrol Türkiye bölge yönetimine dahil olan diğer ülkeler.

Avrupa ile Çin arasındaki çok kritik bir enerji coğrafyasında Castrol’ ün bölge merkezinin Türkiye olması oldukça büyük öneme sahip. Türkiye kendisine bağlı bulunan bu ülkelerin yanı sıra, Irak, Dubai, Rusya, Filistin, Etiyopya, Yunanistan, Endonezya, Belçika, İngiltere, Almanya ve İtalya gibi ülkelere de ihracat yapan güçlü bir merkez konumundayız.

Bu stratejik konum ile Castrol Türkiye olarak, yağın ötesinde sektörün, görünen ürün ve hizmetlerinin ötesine geçebilmeyi ve bayrağı her zaman ileriye taşımayı hedefliyoruz.

“Atıklarımızı azaltıyoruz”

Castrol’un sürdürülebilirlik stratejisi doğrultusunda çevre dostu çalışmalarından bahseder misiniz?

Castrol olarak, yalnızca yağ üretip pazarlamak değil, geliştirdiğimiz ürünlerin alanlarının farklılığından, bir makinanın hareketli her parçasının ve hareketinin sorumluluğundan başlayan bir felsefe ile çalışıyoruz. Paydaşlarımızla, müşterilerimizle ve tüketicilerimizle iletişimimizden iş yapış şekillerimize kadar yağın ötesinde gündemi şekillendirecek işlere imza atmaya çalışıyoruz.

Bu kapsamlı çalışmalarımız sayesinde dünyadaki ilk yüzde 100 karbon nötr motor yağı üreten markayız. Dünyanın ilk yüzde 25 bitkisel baz yağ içeren motor yağını ürettik. Mars’ın keşfi sırasında NASA’nın tercihi olduk. 2021 yılı bitmeden tüm plastik ambalajlarımızı atık miktarı açısından azaltma yoluna giderek yenilediğimiz bir projenin duyurusunu yapacağız. Bu kapsamda ambalajlarımız ve etiketlerimiz kısmi olarak yenilecek. Bu proje ile hedeflediğimiz plastik atık miktarının azaltımı yüzde 20’yi bulacak.


Lütfen Tüm Üyelerimiz için Tıklayınız >




prev
next