Mete Tansu Ana Sayfa > Seçtiğiniz Site Kısmı > 

Trafik terörüne son!

Trafik kazalarını gördüğümde içim cız eder, moralim bozulur... Yakınlarımı, sevdiklerimi düşünürüm. “Acaba acı acı siren çalan ambulanstaki sevdiklerimden biri mi?” diye aklımdan geçiririm. Korkum boşuna değil. Maalesef terörden daha fazla insanımızı trafik kazalarında kaybediyoruz. Son Ramazan Bayramı'nda ortaya çıkan ürkütücü tabloyu rakamlarla gözler önüne sermek istiyorum.

Emniyet Genel Müdürlüğü'nün verilerine göre, 18 Ağustos - 21 Ağustos arasındaki tatil döneminde toplam 1.841 trafik kazası gerçekleşti. Ölümlü kaza sayısı 56 olurken, 74 kişi hayatını kaybetti. Hatırlatmakta fayda var bu sayı sadece olay yerindeki ölümleri içeriyor. 4 günlük sürede 1.785 yaralanmalı kaza meydana gelmiş. Tam 4 bin 61 kişi de yaralanmış. Son 10 yıla geri dönersek, trafik kazalarında yüzde 279 oranında artış görülüyor. Yaklaşık 8 milyon kazada hayatını kaybedenlerin sayısı 43 bin 140'e ulaşmış. Kaza sonrası ölümlerle bu rakam 90 bin kişiye çıkıyor. Yaralananların sayısı da 1.7 milyon kişi. Maddi kayıp cabası…

Milyarlarca liradan bahsediyoruz. Birleşmiş Milletler Örgütü'nün son raporuna göre, 2020'de Türkiye'nin de içinde bulunduğu orta ve az gelirli ülkelerde trafik kazalarındaki ölümlerin sayısı yüzde 83 artacak. Ülkemizde sürücü sayısıyla birlikte kazalar da artış gösteriyor. 2001'de 14.8 milyon olan sürücü sayısı 23 milyona çıkmış. Motorlu araç sayısı 8.5 milyondan 15.1 milyona ulaşmış. Trafik kazalarının sayısı da 442 binden 1 milyon 106 bine yükselmiş. Acı ama gerçek, rakamlar korkutuyor değil mi?

İstanbul gibi bir metropolde otomobil kullanıyorsanız, bu kadar trafik kazasının tesadüf olmadığını gözlemleyebiliyorsunuz. Nedendir bilinmez bizim insanımız direksiyonun başına geçtiği zaman farklı bir kimliğe bürünüyor. Hatta canavara benziyor… Mesleğim gereği hemen hemen tüm dünyayı dolaştım, ABD'den Arjantin'e, Milano'dan Çin'e kadar birçok ülkede otomobil test sürüşüne katıldım. Ancak bizdeki gibi bir trafik kültürünü (olmayan) görmedim. “Hiç mi Türkiye'den daha kötü ülke yok?” diye sorarsanız, Mısır, Hindistan'ı gösterebilirim...

Peki Türkiye neden her yıl binlerce kişiyi trafik kazalarında kaybediyor. Esasında cevabı basit: Eğitimsizlik ve bencillik. Dikkat ederseniz, tüm sürücülerde 'öncelik bende' mantığı vardır. Evine daha çabuk gidecek, işine yetişecek, tatile çıktığı zaman güneş batmadan denize girecek... Örnekler saymakla bitmez. Vereceğim örnek bencilliğin belki de özetidir. Yolda mutlaka rastlamışsınızdır; hastasını hastaneye yetiştirme çabası içinde olan ambulansın arkasına takılan sürücüleri... Tam ‘kedi can, kasap et derdinde' misali. Ambulans hastayı kurtarmak için yol açmaya çalışıyor, bizim uyanık sürücü evine daha çabuk ulaşmak için ambulansın peşine düşüyor. Emniyet şeridini kullananlar ayrı…

Gelelim eğitim tarafına. Türkiye'de trafik canavarı olmak çok basit. 1 ayda yarım yamalak trafik bilgisi, ileri-geri hafif yol almayla ehliyet sahibi olabiliyorsunuz. Tabii hakkını teslim etmek lazım, son dönemde birçok otomotiv markası trafik konusuna eğiliyor, küçük yaştaki öğrencilere eğitimler veriyor, kamu spotlarıyla vatandaşı bilinçlendirmeye çalışıyor. Ama maalesef yetmiyor. Kanımca trafik terörünü çözümü, devletin Türkiye genelinde başlatacağı bir trafik seferberliğinde yatıyor. Kapsamlı bir kampanyayla 7'den 77'ye trafik eğitimi ve bilinci verilebilir. Bu seferberlikle trafik kazalarının bir nebze olsun azalacağına dair umudum var.

Önümüzdeki günlerde 10 günlük bir Kurban Bayramı tatili var, kendiniz, aileniz ve sevdikleriniz için 'trafik kurallarına uyun, tatili zehir etmeyin.

Yolunuz açık olsun...


Lütfen Tüm Üyelerimiz için Tıklayınız >




prev
next