2011'in en popüler sektörünün en popüler gazetecileri olduk
2011 yılının hiç tartışmasız en popüler ve en medyatik sektörü otomotivdi. Biz de yılın en popüler gazetecileri... Şaka bir yana yılın hemen her döneminde otomotiv gündeme bomba gibi düştü. Hem de ne bombalar. Bombanın fitilini ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ateşledi. Başbakan Erdoğan, Ocak ayında TÜSİAD toplantısında Türkiye'nin “baba”larından Türk markalı otomobil üretmelerini isteyince, Türkiye'nin bence gazetecilikteki en uzmanlaşan kadrosu olan biz otomotiv editörlerine çok iş düştü.
2011'de neler oldu neler. Yerli otomobil gündemdeki yerini yıl boyunca korurken, her hafta farklı bir noktadan bu konuyla ilgili yeni haberler çıkmaya, hemen herkes bu konuda hakkında fikir bildirmeye başladı. Ardından hükümet tarafından tarihte ilk kez Türkiye'nin otomotiv stratejisi belgesi hazırlandı. Tam her şey yolunda gidiyor, otomotivdeki yüksek vergi yükü azalacak diye beklenirken, yükselen cari açığa yönelik lüks otolara ve hafif ticari araçlara yönelik bir gece ansızın ÖTV artışı yapıldı. Bir anda her şey yeniden sil baştan olunca moraller bozuldu. Tabii arada iflas eden Saab'ı ‘Türkler alsın'dan, başörtülü MINI krizine kadar birçok gelişme de olunca günlük gazetelerde neredeyse her gün bir otomotiv haberi, sosyal medyada otomotiv muhabbetlerinin sonu gelmedi.
Çifte rekor güldürdü
Tabii böyle sıkı gündemde otomotiv sektörünün performansı her ne kadar ikinci yarı ilk yarıya göre düşüş gösterse de yılı rekor seviyede kapatması yüzleri güldürdü. 2011'de toplam satışlar ağır ticari araçlar da dahil 911 bin adede yükseldi. 1 milyonluk seviye için önemli bir adım atılırken, toplam pazardaki rekor seviye yine gündemde önemli yer edindi. Buna üretimdeki rekor da eklenince çifte sevinç yaşandı. Yani 2011 yılında otomotivi konuşmadan neredeyse bir günümüz geçmedi. Bu arada yurtdışındaki gelişmeleri, Japonya'daki deprem ve tsunami'nin, Avrupa'daki ekonomik krizin, Tayland'daki sel felaketinin ve Arap Baharı'nın global otomotivi vurmasını hiç katmıyorum bile.
Peki otomotiv neden bu kadar medyatik ve bu kadar popüler? Çünkü 7'den 70'e herkesin çok ilgisini çeken bir sektör. Bunun nedenleri otomobilin kendisinin çok cazip bir şey olmasından, bizim toplumumuzda otomobile karşı yüksek ilgiden ve otomobil sahibi olma arzusunun yüksekliğinden kaynaklıyor. Yani Türkiye'de insanlar ev sahibi olmak kadar otomobil sahibi olmak da istiyorlar. Hatta bazen evden daha çok otomobil sahibi olmak istiyorlar. Çünkü ev sahibi olmak otomobil sahibi olmaktan daha zor.
Daha otomobile açız
Diğer taraftan otomobil sahipliğinde halen dünya ortalamasının altındayız. Arzumuz çok yüksek, ama otomobil sahipliğinde dünyada bin kişiye ortalama 140 otomobil düşerken, Türkiye'de bin kişiye 130 otomobil düşüyor. Bulgaristan'da bile bu oran bin kişiye 300. Almanya'da bin kişiye 600 otomobil düşerken bu sayılar gün geçtikçe artıyor. Yani bu rakamlara bakınca daha Türkiye'nin otomobile aç olduğunu görebiliyorsunuz. İstanbul'un kalabalığına bakıp da her yer otomobil zannetmeyelim. Türkiye'nin nüfusuna göre baktığımızda dünya ortalamasının altındayız. Bu yüzden otomobille ilgili medyatik yönü fazla bir haber çıktığında, toplum da büyük bir ilgi gösteriyor.
Otomotiv sektörü 2012 yılına da çok hızlı girdi. Başbakan Erdoğan'ın tam bir yıl önce dile getirdiği yerli otomobili Koç Grubu Fiat desteğiyle yapacağını açıklarken, Ford Otosan yeni fabrika yatırım kararı aldı. Bu yıla ilişkin her ne kadar tüm firmalar temkinli davranıp, satışların rekorların kırıldığı 2011'e göre en az yüzde 10 düşeceği öngörüsünü yapsa da, ben herkesin otomotivle ilgili yeni sürprizlere açık olmasını tavsiye ederim. 2012'de hem otomotiv hem biz popülaritemizi artıracağa benziyoruz. Benden söylemesi...